Vural Savas: ´Erdogan´i ben kurtardim´

Ünal Tanikin haberi 28 Subat döneminin en aktif isimlerinden biri olan Vural Savas, "militan demokrasi" kavramini savunan isimlerinden biri olarak tanindi. Hukuku bir silah olarak kullanmakla suçlandi. Yapilan elestirileri hiç dikkate almadan kendi dogrularini uygulamaya devam etti. Yaptigi basvurularla 1997 yilinda Refah Partisi'ni, 1999'da da Fazilet Partisi'nin kapanmasini sagladi. Ocak 2001 tarihinde ise emekli oldu. Emekli olmasindan sonra ayni sivri çikislarini devam ettirdi. Bu kez verdigi konferans ve yazdigi kitaplarla bu çikislarini sürdürdü. Bir süre sonra konferanslardan da tabiri caizse elini etegini çekti. Yalnizca yazmaya odaklandi. Vural Savas ile Malatya Kitap Fuari'nda görüstüm. Basarili bir organizasyonla gerçeklestirilen Malatya Kitap Fuari'nin sicak atmosferinde bir saate yakin süre sohbet ettik. Anlattigi pek çok seyi "yazilmamak kaydiyla"diye paylasti. Arada, "Ama bunu yazmaliyim" dedigimde her defasinda ayni cevabi aldim. Mesaisinin önemli bir bölümünü arastirmaya ve yazmaya ayirdigini belirtiyor. Sohbetin bir yerinde, "Beni Recep Tayyip Erdogan'in önünü kesen adam diye bilirler. Oysa ben Tayyip Bey'in önünü açan kisiyim" dedi. Bu kez arzulu, ama umutsuz bir sekilde "Iste bunu yazmak lazim" dedigimde. "Tamam" dedi. "Zaten bunun belgesini yeni kitabimda yayinladim" dedi. Yeni kitabi "Anilarim Bir Dönemin Perde Arkasi"kitabina atifta bulundu. Diyarbakir 3 Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesi,Erdogan'i 6 Aralik 1997'de Siirt'te, okudugu siirden dolayi Erdogan'i mahkum etti. Aslinda Erdogan'inZiya Gökalp'ten okudugu misralar, Bizans ImparatoruRomen Diyojen ile Selçuklu Imparatoru Alparslanarasinda geçen diyalogdan alintilanmisti. Vural Savas, "Balkan Harbi sirasinda yazilmis bu siirin son kismi, siyasi mahiyetteki bir açik hava toplantisinda, binlerce kisiye karsi ne diye okunur?" diyen Vural Savas, "Sanirsiniz ki Türkiye'yi küffar ordusu isgal etmis. Kabeyi, minarelerimizi yiktiran, Kur'an'i yaktiran, ezani susturmaya kalkisan kisiler mi var ülkemizde?" diye çikisini sürdürüyor. Hakkindaki mahkumiyet karari 25 Eylül 1998 tarihinde 8. Ceza Dairesi tarafindan Erdogan, bu karardan iki gün sonra Tuzla Kafkale Spor Kompleksi'nin temel atma töreninde bir konusma yapiyor. Toplanan kalabalik,"Vur de vuralim, öl de ölelim" diye sloganlar atiyor. Gazete arsivlerinde yer alan haberlere göre Erdogan bu slogan atanlara karsi, "Sizin adiniz Vural mi da size vurun alin diyeyim, sizin soyadiniz Savas mi da size savasin diyeyim" diyerek cevap veriyor. Vural Savas, bu sözlerin dogrudan dogruya kendine yönelik bir tehdit oldugunu söylüyor. Içisleri Bakanligi Teftis Kurulu Baskanligi'nca düzenlenen ön inceleme raporunu inceleyen dönemin Içisleri Bakani Sadettin Tantan, 194 sayili kararla, "bunun açik bir hedef gösterme" niteliginde oldugu gerekçesiyle sorusturma izni veriyor. 24 Haziran 1999 tarihinde, Kartal Cumhuriyet Savciligi,Görevli Yargitay Bassavcisini öldürmeye tahrik etmek" suçundan dava açiyor. Isin ilginç olani, kamu görevlilerinin yargilanmasina iliskin düzenlemeler 4 Aralik 1999'da degisiyor. Böylece bu suçlar hakkinda dava açma yetkisi bütünüyle Yargitay Cumhuriyet Bassavciligi dava açabilecekti. Isin bu asamaya kadar gelmesini anlatan Vural Savas, "Erdogan'in önünü siz nasil açtiniz?" diye sordugumda su cevabi verdi: "Açilmis bir dava hakkinda yeniden dava açilmasinin saglanmasi için dosya bana havale edildi. Erdogan'in 312. maddeden kesinlesmis bir mahkumiyet karari bulunuyordu. Seçimlere girmesi, bir partiye yönetici olmasi söz konusu degildi." "Ne tür bir karar verdiniz peki?" diye sordugumda söyle devam etti: "Bana karsi yaptigi bir eylemden dolayi genç bir siyasetçinin cezaevinde yeniden yatmasina gönlüm razi olmadi. Kendi imzamla takipsizlik karari verdim." Vural Savas, "Anilarim" kitabinin 237. sayfasinda bu kararin tam metnini yayinliyor. Baskasina ait siiri okudugu için mahkum edilmesi gerektigini israrla savunan Savas, takipsizlik kararinda, bu kez Erdogan'in suçsuz olduguna gerekçeler arar: "Olay sonrasi belirlenen söz ve davranislari, samimi görülen ve uyum gösteren savunmalari ve dosyasindaki belgelerin tümünün degerlendirilmesinden, suç islemek kastiyla suç konusu söylemedigi açikliga kavustugundan, sanik hakkinda kamu adina kovusturma yapilmasina yer olmadigina." diye takipsizlik gerekçesini yazar. Vural Savas, sohbet sirasinda "Eger bu suçtan üç ay bile mahkum olsa siyasi hayati bütünüyle biterdi. Bu madde öbürü gibi degil" diyor. Sabahin erken saatinde yaptigimiz bu sohbetten sonra Vural Savas, yeniden kitaplari ve okuyucularina dönüyor.
Kaynak:
http://www.moralhaber.net/Haberi OkuEtiketler: , Teknoloji Haberleri, dünyadan haberler, Güncel Haberler
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder